jeruselam

                                                     

  JERUSELAM

İşte güncel bir mesele: Canım Allah Resulü’nün ilk gıblesi, bakın Mekke, Medine dururken önce buraya dönüldü. Tabi ki asli kıble Mekke. Kaabe. Ancak Allah resulü önce Gudüs’e döndürüldü. Bunda bir hikmet vardır. Bir hikmet vardır.Şu anda Gudüs’e ağırlık vermemiz lazım. Peki Gudüs kimin malıdır,kimin mirasıdır. Jerusalem bakın, Jerusalem : Jer (Diyar) Salem (İslam) bakın, yeşil yazdım. İslamındır. Jerusalem islamındır. Salem ‘İslam’ bitti. Diyar (jeru) İslam’ındır. Onu da birbirine denkleştirin. Jerusalem = İslam’ındır. Bir zamanlar Musa (a.s)’ın Müslim tayfası ve onun peşinden gelen Davut, Süleyman (a.s). Onlar, islamın o günkü temsilcileri. Onlara Allah (c.c) orayı miras kıldı. Arz-ı Mevuud denilen arz-ı mevuud. Arz- ı mevuud (Vaad) edilen. Arz- ı mevuud. Vaad edilen arz. Ard- u mevuud, vaad edilen arz. Yahudilere değildir bakın, asla!!!  O Müslim’leredir. Musa (a.s) zamanında. Davud (a.s) zamanında. Süleyman (a.s) zamanında. İsa (a.s) zamanında o günün müslimlerine miras verildi. Bu gün de Gur’an da, defaatla yazar bu. Sabreden salih amel işleyen Muslıh’leredir, yeryüzünün mirası. Başta gudüs’ün mirası. Öyleyse biz, sadece Mescid-i Aksa değil. Süleyman(a.s) adına orda ne varsa. Mabed-i Süleyman dahil. Musa (a.s) adına ne varsa, İsa (a.s) adına ne varsa, tüm nebi’ler adına, tüm resül’ler adına ne varsa, onların hak mirascısı Müslimlerdir. Bir defa hak meselesi budur. Hak –Hukuk açısından baktığımızda olayın özü budur. Alem şumul, zaman şumul bir okuma yaptığımız zaman, bu çıkar. Anlık bir okumayla da, orda bakın islamı, barışı, getirecek olan (diğer dindarlar için bile, batıl din olan Yahudilik ve Hıristiyanlık için, veya diğer insanlar tarafından üretilmiş ideolojiler için bile) eğer bir barış aranıyorsa, bir istikrar aranıyorsa, bu ancak islamla tesis edilebilir. Başka türlü asla mümkün değildir. Bir defa hak-hukuk bu, insanların güncel menfaatleri de buradadır. Bu böyle olmuştur, böyle olacaktır. Geçmiş tarihe bakalım, geleceği tefekkür edelim, bu böyle. Çünkü allah’ın anayasası. İslama geçtiği zaman güdüs’te oluşturulacak olan. İslami bir tahkim, mekanizma, gayri Müslimlerin bile, en hakikaten müdahale edilmeden, ihtiyari kendi tercihleri ile yaşayabilecekleri bir ortam tesis edilecektir. Çünkü Rabb insanların dinlerine müdahale etmez, imtihan bitene kadar. Onları serbest bırakır. İstedikleri okumayı yaparlar, istedikleri yazmayı yaparlar, istedikleri tercihleri yaparlar, ama imtihan bitince o tercihleriyle yüzleşirler. Şöyle veya böyle. Allah Teala böyle bir sistem tesis etmiştir.

Ama beşeri ideolojiler daha bugünden başkalarına tahakküm oluşturmaya dair düşünceleri vardır. Faşizandır, gavmiyetcidir, emperyaldir, şudur budur. Öyleyse gayrimüslimlerin bile, o beldede rahat etmelerini sağlayacak olan nizam, (ela) diye başlayan ayet-i kerime de olduğu gibi, nizamullah Allah’ın nizamıdır. Allah’ın nizamı. Öyleyse, hem geleceği düşünürsek, hem   hak-hukuk açısından bakarsak  hem de , hakikaten dünyadaki bu fitneyi, Gudüs’teki bu fitneyi bertaraf etmek istenirse, böyle bir fikriyatın yaygınlaşması lazım bütün dünyada. Bunu sağlayacak olan yegane düşünce, yegane nizam, ilahi nizam olan islam’dır. Musa(a.s), Süleyman (a.s) , İsa (a.s), Muhammed (a.s)’ın tesis ettiği nizamdır. Bu hem Gudüs için böyle hem başkaları için, özellikle ilk gıblemiz olan Gudüs için. Bakın bu günlerde, şu son günlerde bile 50 -100 arası filistin’li şehit edildi. 50 -100 arası bu hengamede. daha öncesinde gene aynı şekilde, çok daha fazla, sonra orda mülteci o meskunlerin, o  filistin’li  yerleşkeler, mekanlar, meskenler, ya yakılıyor, ya yıkılıyor ve tedricen bir yahudi’leştirme. zihnen, fikren ve fiziken bir yahudileştirme, faşizan yahudi  gavmiyetçiliği , orda hayata geçiliyor. Dünyanın gözü önünde çocuklar yakılıyor, insanlar evlerinde yakılıyor, evleri başlarına yıkılıyor, böyle bir zulüm devam ediyor, ancak dünya seyrediyor. ama biz bunu en azından, bunu gündem edeceğiz ve Türkiye’miz insanına . Ey insanımız, sen birbirine düşersen fitneyle, cinlenmeyle, dalaletle uğraşırsan, hidayeti bırakırsan, o ahlak-u azimi, onunla vasıflanmazsan, onu sırtlanmazsan, sen burada fitneyle didişirken, o ilk gıble zaten elden çıkmış, dahası da çıkar. Hiçbir zaman geri dönmez Allah muhafaza, öyleyse tevhidi bir vahdet behemahal tesis edilip işimize bakılmak durumundadır. İşimize bakılmak durumundadır, gıblenin kurtulması lazım. ilk gıblenin ,  gudüsün gurtarılması lazım. yoksa arz-ı mevuud,  müslimlere vaad edilmiş arz. yabanilerin, vahşilerin, faşistlerin, gavmiyetçilerin, dini bile kendi batıl  ideolojilerine paspas eden  bu zihniyetlerin eline geçer. Sadece gudüs değil, oradan itibaren arz-ı mevuud diye kendi kafalarında şekillendirdikleri, Türkiye’nin bir gısmı dahil. Bunu elde etmek için önce bir fitne yaygınlaştırılır. Bunlara dikkat edelim.Başka kaygılarla, başka düşüncelerle yol tutmayalım. Teferruatla şekil almayalım. bakın ana mevzuları bahsediyoruz. Gudüs gibi bir gıblemiz dururken, başka meseleleri, özgürlük alanı bile olsa, bırak onları, bu alan özgürleştirilmedikçe  öbürlerinin bir gıymeti olmaz zaten. Öyle bir özgürlükte tesis edilemez. önce bu alan, önce Gudüs özgürleştirilmek durumundadır. Bakın Gudüs özgürleşmedikçe, hürleşmedikçe, etki-tepki zincirleme bu kısır döngüyle, müslimler hep terör şekline bürünmekte, o şekilde bir algı oluşturulmakta, oradan oluşan bir tepkiyle konan tavırlar, böyle bir tezahurata dönüştürülüp toplum, tüm dünya kamuoyu yanıltılmaktadır. Bu eğer bu bataklık kurutulmazsa, islah edilmezse, diğer beldeler islah olmayacaktır. Fitne yaygınlaşacaktır diyorum, acizane. Jerusalem, islam diyarıdır, islamındır, ve bizim mirasımızdır. Mirasımıza sahip çıkalım, önce o gıbleye bir yüzümüzü dönelim, orada ne olup bitiyor takip edip sahiplenelim. Sahiplenelim, oraya sahip çıkalım, ashab da oradan geliyor ya, sohbet de oradan geliyor. bu sohbetimiz bu tür. hani nereye dikkat edeceğiz, neyi sahipleneceğiz, neyin ashabı, arkadaşı olacağız, onun dert daşı olacağız, onun yoldaşı olacağız, onun takipçisi  olacağız . Bu konulardaki hassasiyet oluşturma, bilinç oluşturma, şuur oluşturma, çalışmasıdır diyoruz bu programızda.