Kitab ve Resül
Ellah'ın kitabı Gur'an ve Resulüne dair
Bilindiği üzere bir mealciliktir (Kitab-hadis mealciliği) gidiyor. Gur'anı yeterince anlayamayan, anlamak istemeyenler tarafından Gur'anı, Gur'an ve Resül bütünlüğünü tahrife varan yada o amaçlı yapılmış, yapılagelen ve yapılacak olan durumlar. Özellikle biz mü'min, mü'mine kardeşler tarafından bazı dini kavramların iyi bilinip birbiriyle karıştırılmaması gerekmektedir. Burada Ellah ve resulünün konuyla alakalı vasıflarından kısaca bahsedecek olursak
1- HadisUllah:Ellah'ın cc. sözleri olan Gur'andır. Özel korunmuştur.
2- SünnetUllah: Ellah'ın hükmü, hikmetidir. Dünyada, evrende var olan herşeyin O'nun yaratması ve idaresi altında olmasıdır.
Biz mü'minlerin önceliği bunlara inanıp, bunların şuurunda olup anlamak ve yaşamak adına çaba sarfetmek olmalıdır.Sonrasında Ellah'ın cc, kullarının imtihanını kolaylaştırmak adına bizlere sunduğu imkanlardanda faydalanmak gerekmektedir. Ellah bizlere örneklik açısından resuller göndermiştir ve onlara seçmiş olduğu din olan islamı tebliğ görevini yüklemiştir. Son kitabın (Gur'an) gönderildiği son resul ve nebii olan muhammedin (as) bizlere beyanatları olmuştur. Onunda vasıf ve sıfatlarından bahsedecek olursak
1-Resul: Ellah'ın bizim hayat kaynağımız, rehberimiz, korunmuş olan Gur'anın kendisine indirilen ve kitap halinde bizlere sunulmasına vesile olandır.
2- Nebi: İnsanlara haber veren, beyanatları olan bu yönde de imtihana tabii tutulan olarak Ellah'ın nebisine verdiği hikmetli olması vasfıdır.
Her resul nebidir fakat her nebi resul değildir.
Muhammed as resul ve nebi olarak kafasına göre, hevasından birşey söylememiştir. Ellah'ın hükümlerine tabii olmuştur. Yanlış birşey söylemesi durumunda Ellah tarafından ikaz edilmiş,uyarılmıştır.
3- İnsan: Ellah'ın resulü,nebiside bir insan olarak yaşantısında her insanda olduğu gibi sınanmaya tabii tutulmuştur. Güncel hayattında yemek, içmek, uyumak, çalışmak,t icaretle uğraşmak, aile geçimini sağlamak, ibadetlerini yerine getirmek, vakıflar kurarak haglının haggını aramak gibi faaliyetlerde bulunmak gibi şahsi kendine has bir yaşantısı olmuştur. İnsan olması hasebiyle anlamadığı, bilmediği işlerde ehline danıştığı, istişarelerde bulunduğu olmuştur.
- Hadisi Resul: Ellah'ın resule bildirdiği vahyi resulünde katiblere aktarıp kayda aldırmasıdır.
- Hadisü Nebi: Vahyin beyanatını insanlara nebii sıfatıyla bildirmesidir.
- Sünneti Nebi: Vahiy doğrultusunda, amelleridir, örnekliğidir. Sünnet: İnsanlar arasından muhammedi as. seçmesi ile Ellah'ın ona verdiği seçilmişlik hikmetidir.
Hiç kimse Ellah kadar anlayamaz, anlatamaz. Ama Ellah'ın resulüne bildirileri sonucu resul, bizlere eksiksiz tam olarak tebliğini yapmıştır. Ellah'ın söylemleri, bildirileri, hadisi Gur'an ile, nebiliği gereğince tebliğ esnasında kendi bildirileri, hadisi karışmaması için resul kendilerininkinin kayda alınmasına, yazılmasına en azından bir süreliğine izin vermemiştir. Aynı zamanda resulde kendi hadislerinde hevasından konuştuğu olmamıştır. Ellah'ın hükümlerine göre hareket etmiştir. Sonrasında resulün hadislerini eshab (sahabe), tabiin, etbeüttabiin gibi ve daha sonrasındakiler anlayabildiği, aktarabildiği kadarını yapmışlardır. Hiç kimse Ellah kadar anlayamaz, anlatamaz olduğundan resulün bildirileri aksettirilmiş bir şekilde bizlere ulaşımı sağlanmıştır. Sonuçtada değişik anlamalar, anlatmalar, farklı düşünceler, görüşler mezhepler, tarikatlar vs. ortaya çıkmıştır. Yanlış anlayan, kafasına göre yorumlayan, uyduran insanlar da olmuştur. Bunlar sahih olan hadisleri inkarı gerektirmeyeceği gibi hadis diye sunulan ne varsa hepsini topyekün kabulünü de gerektirmez. Biz inanmış insanlar olarak önceliğimiz detaylarda boğulup vakit kaybetmek yerine aslolanı, Ellah'ın kitabını sonrada resulünün sünnetini anlamaya, yaşamaya çalışmak olmalıdır vesselam.